Balık tutma sevdasını koronavirüs engelleyemedi
Koronavirüs önlemleri kapsamında olta balıkçılığı için getirilen 3 metre mesafe kuralı uygulanmaya başlandı.
Galata Köprüsü’nde yıllardır kullanılan o sahneler bir daha ortaya çıkmıyor ama balık tutkunları koronavirüse rağmen bu aşktan vazgeçemeyeceklerini söylüyor.
Yıllardır Galata Köprüsü’nde omuz omuza oltayı kullanan balık severlerin bir kısmı ilaç gibi olduğunu söylerken, diğerleri bunun terapi gibi olduğunu söylüyor. ‘Hava yağmurlu olursa daha çok gelmek istiyoruz’ diyen balıkçılar da var. Evleri bu noktadan uzak olanlar, mesafe ne olursa olsun her zaman Galata Köprüsü’nde balık tutuyor.
“BALIKÇILIK BİR HASTALIKTIR, GELMEDİĞİNDE DURAMIYORUM”
15 yıldır Galata Köprüsü’nde balık tuttuğunu söyleyen Mehmet Ali Karakaş, “15 yıldır buraya geliyorum. Bu tutku ve hastalıktır. Yani hastalık. İş olmadığında buradayım. Bu benim için bir hobi.
Çok iyi açıklayamıyorum. Eğlenirim. Tutmasını seviyorum ama yemeyi sevmiyorum. Ben değil, evdeki insanlar yemek yiyor. Balıkçılık bir hastalıktır.
Bu yüzden burada olmadığım zaman duramıyorum. Soğuk ve yağmur olsun, yine geleceğim Kadıköy’de yaşıyorum. Buraya her gün balık tutmaya geliyorum. Galata bu işin yeridir. Daha verimli. “Hava bile daha iyi” dedi.
“BALIKÇILIK YAŞAMAK İÇİN AKILLI”
25 yıldır balık avladığını ve onun için vazgeçilmez bir hobi olduğunu söyleyen Mutlu Atasoy, Galata’yı her zaman tercih edenlerden. Atasoy, “Ben hep Galata’dayım. Küçüklüğümüzden beri alıştık. Bu alışkanlık böyle devam ediyor. Balıkçılık anlatılmaz, tecrübe edilir.